Gazze: Asrımızın Kerbelası

Gazze’de yaşananlar bir kriz değil, organize bir soykırım savaşıdır.
Bir yanda İsrail jetleri, tankları ve bombalarıyla şehirleri yerle bir ederken, diğer yanda açlık, susuzluk, hastalık ve yoksullukla kuşatılmış bir halk yaşam mücadelesi veriyor.

En acısıysa şu: Bu yıkımın yakıtı, birçok Müslüman ülke tarafından sağlanıyor. İsrail jetlerinin havalanmasına destek veren eller, Gazze’deki çocukların açlıktan ölmesini sadece izliyor.

Bugün 2 milyondan fazla Gazzeli, içme suyuna bile ulaşamıyor. Suyun tankerlerle taşındığı bir coğrafyada, insanlar bir yudum hayata tutunmaya çalışıyor.

Gazze, tüm dünyanın gözleri önünde asrımızın Kerbelası’nı yaşıyor.
Açlık, ihanet, hastalık ve ölüm bir arada…

Bu korkunç kuşatma altında bizler, sesiz kalmıyoruz.
Çok zor şartlar altında da olsa, Gazzeli kardeşlerimize sıcak yemek ulaştırmaya devam ediyoruz. Çünkü biliyoruz ki:

Gazze’nin açlığı, tüm insanlığın utancıdır.

Gazzeli çocuklar, dünyanın suskunluğunun ve satılmış liderlerin ihanetinin bedelini canlarıyla ödüyor. Bu utanç, insanlığın vicdanına kazınmış kara bir lekedir.

Bu karanlık içinde bir umut, bir direniş ve bir insanlık ışığı olmak için; biz sofralar kuruyor, kazanlar kaynatıyoruz. Her tabak yemek, bir cana ulaşmak, bir vicdana dokunmak demek.

Sen de sessiz kalma. Bu sofrada senin de yerin olsun.